Türk Edebiyatı'nın ilk gerçekçi uzun hikâyesi ve ilk köy romanıdır.
Zehra romanından altı yıl önce yani 1890 yılında Nâbizâde Nâzım
tarafından yazılan bu eser, toplumcu tutumuyla günümüz hikâyeciliğine
yaklaşır. Toprak sorunu, geçim derdi, insanın doğayla mücadelesi,
yöresel gözlemle Anadolu..
Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden
habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da
mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
(Tanıtım Bülteninden)..
Hüseyin Rahmi GÜRPINAR bu romanında hurafeleri, yanlış bilgi ve
inançları, bunların sebep olduğu davranışları alaylı bir şekilde dile
getirmiştir. Dünyanın yakınından geçecek olan Halley yıldızının dünyaya
çarpacağına inanan kişiler büyük bir heyecan içindedir. Fakat yazar bu
korkunun yersiz..
Bazen hayat beklentilerimizin dışında gelişir. Bizim için çok önemli olan şeyler zaman içinde gözümüzde küçülür. Ama onlara ulaşmak için verdiğimiz mücadele ve çektiğimiz meşakkat çok daha büyük, değeri dünyevi hiçbir şeyle ölçülemeyecek yerlere ulaştırır.Mecnun'un Leyla'sını ararken Mevla'sını b..
Halid Ziya Uşaklıgil üzerinden yüz yıl geçtiği halde hâlâ geniş bir okur
kitlesine ulaşabilen "Mai ve Siyah" isimli romanının yazılış süreci
hakkında şunları söylemiş:"... Bir ara Halil bana "Bir şeyler
yazıyor musun, yazmayacak mısın?" diye sordu. O zaman ben, her akla
geleni söylemekte sak..
“ Osmanlı’nın son dönemlerinde çürüyen ahlâki değerleri eleştiren
natüralist bir roman… Batı özentisi bir ailenin acıklı sergüzeşti…
Yıkılan geleneksel Osmanlı yalı ve konak yapılanmasının son demleri… Bir
dönem çocuk eğitimi konusunda her derde deva olarak görülen ve bir
neslin ulusal bilin..
‘New York’tan Buenos Aires’e hareket eden vapurun yolcuları
olağanüstü bir olaya şahit oluyor. İki satranç dehası tesadüfen karşı
karşıya geliyor. Biri, kendini beğenmiş dünya şampiyonu Czentovic,
diğeri ise Nazilerin elinden sağ kurtulmayı başaran garip bir
Avusturyalı, Dr. B.....
“Seni bilmem, fakat ben maddelerin üstünde bir manevi bağa, insanları
birbirine yaklaştıran bir hisse kapılıyorum. Düşün, dünyada birbirine
yakın olmak hisleri de olmasa yaşamın manası kalır mı?”
(Tanıtım Bülteninden)..
Sherlok Holmes’un kusurlarından biri, (eper buna gerçekten kusur
denilebilirse) planlarını eyleme geçirdiği ana dek, onları başkalarına
tam olarak anlatmamaktadır…
(Tanıtım Bülteninden)..
İrene Adler, Holmes’in ‘O Kadın’ dediği kadındı ve Holmes ona karşı
sevgi gibi bir duygu belemiyordu. Böyle bir duygu, Holmes’in soğuk,
herkesi mükemmel olmasını isteyen, hayranlık uyandıracak kadar dengeye
sahip olan zihnine çok uzaktı.
(Tanıtım Bülteninden)..
Nota neden adımızı yazmadınız,’
‘İnsan dikkatli olmalı bayım. Böyle zamanlarda, başına neler
gelebileceğini bilemez. Kime güvenip kime güvenemeyeceğini de asla
bilemez.!’
(Tanıtım Bülteninden)..