“Ben sözcükleri bir yapı taşı, aş olmamış kılçıklı bir fasulye,
testiye dönüşmemiş balçık olarak düşünürüm. Hatta sokakta avare avare
dolaşan bir meczup. O yapı taşı sözcükleri öyle bir dizmelisiniz ki ev
mi, hamam mı, cami mi yaptığınız anlaşılsın. O yapı taşlarının harcı
sizin diliniz, akl..
“Yusuf Atılgan gerek romanlarında gerekse de hikâyelerinde, çoğunlukla
modern şehir hayatı içerisinde iletişimsizlik sorunuyla baş başa kalan
ve bundan ötürü de hem kendisine hem de çevresine yabancılaşan kişilerin
hayatlarındaki dramatik kesitleri okura sunar. Bu kesitler, içerik
düzleminde..