Türk Edebiyatı'nın ilk gerçekçi uzun hikâyesi ve ilk köy romanıdır.
Zehra romanından altı yıl önce yani 1890 yılında Nâbizâde Nâzım
tarafından yazılan bu eser, toplumcu tutumuyla günümüz hikâyeciliğine
yaklaşır. Toprak sorunu, geçim derdi, insanın doğayla mücadelesi,
yöresel gözlemle Anadolu..
Zehra romanı, Nabizâde Nazım’ın ölümünden sonra 1896’da basılmış olup
naturalizm etkileri taşımaktadır. Entrika öğesi romanın ana temasını
oluştururken toplumsal ve ruhsal çözümlemeler de anlatım açısından eseri
doruk noktasına taşımaktadır. Bu bakımdan edebiyatımızın ilk
gerçekçi-psikolojik..