Nota neden adımızı yazmadınız,’
‘İnsan dikkatli olmalı bayım. Böyle zamanlarda, başına neler
gelebileceğini bilemez. Kime güvenip kime güvenemeyeceğini de asla
bilemez.!’
(Tanıtım Bülteninden)..
1980 Kuşağı Türk şiirinin öncüsü, Üç Çiçek ve Poetika dergilerinin
kurucusu. Tuğrul Tanyol imge merkezli şiiriyle Türk edebiyatına
damgasını vurur ve popülerlikten uzak durmaya çalışır. Müzik ve resim
gibi diğer sanat dallarından da beslenerek şiirde estetiğe önem verir.Anı
özelliği de taşıy..
Olur, bazen olur… İnsan dedikleri mahlukun, içinde neler kaynaştığını
biliyor muyuz? Öyle anlar olur ki, en ummadığımız adam en beklenmedik
şeyleri yapabilir…
(Tanıtım Bülteninden)..
Gözlem yeteneği ve duygularını aktarış biçimiyle bizleri anlattığı
öykünün içine çekiveriyor saha ilk satırında. Hani, yüreğime dokundu
denir ya, aynen öyle hissediyor insan onun yazdıklarını okurken.
Özellikle de annesiyle ilgili yazdığı ‘Ena Mahabbik Mama’ (Seni
Seviyorum Anne) başlıklı an..
Kendimden geçtim aşka geldim yoktunuz
Yama tutan duyguları üç nokta bıraktınız
Ne zaman çalsam kapınızı
İç çekmelere açılır
Kulakları tıkayan sessizliğe
Sığmaz olurdu yankısı…
(Tanıtım Bülteninden)..
İlk baskısını 1913’te yapan Son Emel, Latin kökenli Türk harflerine
Elif Tambulut tarafından aktarıldı. Kitabın önemi, Türk edebiyatı
tarihinde ilk defa bilinçli olarak bir araya gelmiş bir edebî
topluluğun, Servet-i Fünûn’un önemli isimlerinden Mehmed Rauf’a ait
olması. Teliflerden çevirile..
Bilirsiniz içinde duygu olmayan hiçbir söz, hiçbir yazı, hiçbir
davranış anlam taşımaz. Yazarın, bütün bunları bilerek, kültür, sanat ve
edebiyat dergilerinde yazdığı yazılardan oluşan bu kitap yazarın
deyişiyle ‘derince’ yazılardan oluşuyor.
(Tanıtım Bülteninden)..
“Yazar olmak isteyen bir çocuğun, hayalini nasıl gerçekleştirdiğini
öğrenmek ister misiniz? Hepimizin hayatında sevdiği, örnek aldığı bir
öğretmen olmuştur öyle değil mi? Elinizdeki bu kitap, sevginin her şeyin
üstesinden gelebileceğinin de kanıtıdır!” (Tanıtım Bülteninden)..
“Ben sözcükleri bir yapı taşı, aş olmamış kılçıklı bir fasulye,
testiye dönüşmemiş balçık olarak düşünürüm. Hatta sokakta avare avare
dolaşan bir meczup. O yapı taşı sözcükleri öyle bir dizmelisiniz ki ev
mi, hamam mı, cami mi yaptığınız anlaşılsın. O yapı taşlarının harcı
sizin diliniz, akl..