‘New York’tan Buenos Aires’e hareket eden vapurun yolcuları
olağanüstü bir olaya şahit oluyor. İki satranç dehası tesadüfen karşı
karşıya geliyor. Biri, kendini beğenmiş dünya şampiyonu Czentovic,
diğeri ise Nazilerin elinden sağ kurtulmayı başaran garip bir
Avusturyalı, Dr. B.....
“Seni bilmem, fakat ben maddelerin üstünde bir manevi bağa, insanları
birbirine yaklaştıran bir hisse kapılıyorum. Düşün, dünyada birbirine
yakın olmak hisleri de olmasa yaşamın manası kalır mı?”
(Tanıtım Bülteninden)..
çiçek yeleli atın sırtında
sümbül zaman yırtıkları
tenimde büzüşen karanlığın genişleyen öfkesi
rüzgâr: evrenin içine çöküşü
su: zamanın bükülüşü
toprak: Tanrı’nın varlığını bize gizlice
göstermesi
gölgelerin gücü
kimin elinde ateşten terazi?
(Tanıtım Bülteninden)
..
Sayfa: 71SayfaÖlçü: 12*18İç Kağıt 70 gram HolmanKapak Kağıt: 230 Amerikan Bristol"Beyza, kitap okumayı, doğayı, hayvanları çok seven, akıllı, derslerinde başarılı bir kız. Kitap kahramanlarıyla arkadaşlıklar kuran, düş gücü ışıltılı bu tatlı Beyza'nın hayatı, bir gün beklenmedik bir şekilde değişir...
Sherlok Holmes’un kusurlarından biri, (eper buna gerçekten kusur
denilebilirse) planlarını eyleme geçirdiği ana dek, onları başkalarına
tam olarak anlatmamaktadır…
(Tanıtım Bülteninden)..
İrene Adler, Holmes’in ‘O Kadın’ dediği kadındı ve Holmes ona karşı
sevgi gibi bir duygu belemiyordu. Böyle bir duygu, Holmes’in soğuk,
herkesi mükemmel olmasını isteyen, hayranlık uyandıracak kadar dengeye
sahip olan zihnine çok uzaktı.
(Tanıtım Bülteninden)..
Nota neden adımızı yazmadınız,’
‘İnsan dikkatli olmalı bayım. Böyle zamanlarda, başına neler
gelebileceğini bilemez. Kime güvenip kime güvenemeyeceğini de asla
bilemez.!’
(Tanıtım Bülteninden)..
Olur, bazen olur… İnsan dedikleri mahlukun, içinde neler kaynaştığını
biliyor muyuz? Öyle anlar olur ki, en ummadığımız adam en beklenmedik
şeyleri yapabilir…
(Tanıtım Bülteninden)..
Gözlem yeteneği ve duygularını aktarış biçimiyle bizleri anlattığı
öykünün içine çekiveriyor saha ilk satırında. Hani, yüreğime dokundu
denir ya, aynen öyle hissediyor insan onun yazdıklarını okurken.
Özellikle de annesiyle ilgili yazdığı ‘Ena Mahabbik Mama’ (Seni
Seviyorum Anne) başlıklı an..
Kendimden geçtim aşka geldim yoktunuz
Yama tutan duyguları üç nokta bıraktınız
Ne zaman çalsam kapınızı
İç çekmelere açılır
Kulakları tıkayan sessizliğe
Sığmaz olurdu yankısı…
(Tanıtım Bülteninden)..
İlk baskısını 1913’te yapan Son Emel, Latin kökenli Türk harflerine
Elif Tambulut tarafından aktarıldı. Kitabın önemi, Türk edebiyatı
tarihinde ilk defa bilinçli olarak bir araya gelmiş bir edebî
topluluğun, Servet-i Fünûn’un önemli isimlerinden Mehmed Rauf’a ait
olması. Teliflerden çevirile..